Ne Mutlu Türküm Diyene

27 Ekim 2013 Pazar


Yeni dizilerim ;)

0 Yorumgaçlı Okurcan
the_originals

The Originals:

İyi bir The Vampire Diaries izleyicisi olarak diziden mitoz bölünmeyle çoğalmış The Originals'ı izlemesem ayıp olurdu kanımca :) vampire diaries'de kökenler olarak yer alan Klaus, Elijah ve Rebekah'la beraber bir mucize eseri klaus'un çocuğuna hamile olan kurt bacı Hayley'in New Orleans şehrinde yaşadıkları vampirler ve cadıların arasındaki entrikalı mücadeleye dayalı maceralarını konu alıyor.Aynı zamanda kökenlerin tarihinin bir kısmını da aydınlatıyor. Şimdilik gayet güzel ilerliyor izlemek isteyen olursa tavsiye ederim.  



dracula

Dracula:

The Vampire Diaries,The Originals,True Blood gibi dizileri seven bir insan doğal olarak Dracula'yı asla kaçırmazdı e haliyle bende kaçırmadım. Vampir dünyasını farklı bir bakış açısı ile yansıtıyor dizi oldukça ilginç bir atmosfere sahip.Bir kere yavan değil en güzeli ise günümüz yerine 19.yüzyıl ingilteresinde geçmesi açısından dönemsel bile sayılabilir mekanlar kostümler gayet yerinde. Alışılmışın dışında sırf kan döken vampir tiplemesi yerine intikamını daha çok bilgisiyle ve zekasıyla meydana getirdiği gücüyle almaya çalışan oldukça enteresan bir karakterle karşı karşıyayız bu bile yeter aslında izlenmesi için. Umarım 1-2 dönemde ekrandan silinenlerin aksine uzun soluklu bir yapım olur ki bizde güzel ve alışılmadık birşeyler izlemenin keyfine varalım.


the_tomorrow_people

The Tomorrow People:

Başka bir güzel dizi daha, kaderin cilvesi süper güçlere sahip olarak doğan (Telekinezi, Teleportasyon,Telepati) insanların ve onları insan ırkına bir tehdit olarak algılayarak ortadan kaldırmaya çalışan ve öldürmekten çekinmeyen devletle bağlantılı bir örgütün mücadelesine dayanıyor The Tomorrow People.İlk bölümlerden gayet memnun kaldım görsel efektler falan oldukça iyi en azından sırıtan bi tarafı yok umarım ellerindeki bu güzel konunun ve dizinin potansiyelini iyi değerlendirirler her ne kadar bi heroes tadında ve ayarında olmasada keyifle izleneceği umudunu taşıyorum.

20 Ekim 2013 Pazar


Bir cep telefonu ütopyası - Phonebloks

0 Yorumgaçlı Okurcan


Hemen hemen hepimizin cebinde akıllı telefonlar mevcut bu telefonların en büyük problemi depolama hafızası dışında parçalarının yükseltilememesi (upgrade edilememesi). Diyelim ki telefonunuzun kamerası artık ihtiyaçlarınza yanıt vermiyor daha iyi fotoğraf çeken bir telefonunuzun olabilmesi için mutlaka bir dünya para bayılıp üst model yeni bir cep telefonu almak zorundasınız, ya telefonlar da masaüstü bilgisayarlar gibi modüler olsaydı? O zaman alırdınız yeni bir kamera telefona takardınız 5 mp kameranız bir anda 8 hatta 13 mp olurdu ve cebinizden sadece değiştirdiğiniz kameranın parası çıkardı.  Bir parçası kırıldı ya da bozuldu diye komple telefonu atmak yerine bozulan, kırılan parçayı söküp yenisini takabilirdiniz. Üstelik bu proje sayesinde çevre teknolojik bir çöplüğe dönmekten de kurtulabilir en azında cep telefonları açısından.

Phonebloks işte bunu gerçekleştirilmesini sağlamak için ortaya atılmış süper bir fikir, proje ve kampanya.

Yapılabilmesini çok isterim ama bana kalırsa ütopyadan başka bir anlam taşımıyor zira gerçekleşmesi çok zor. Teknolojik ve hukuksal engelleri, şirketlerin ürettikleri parçaların uyumsuzukları vs sıkıntıları geçtim hiç bir cep telefonu üreticisi hele hele bu vahşi kapitalist düzende şimdiki ballı kâr marjını bırakıp böylesi bir projeye kolay kolay girmez çok büyük bir kamuoyu baskısı olmadıktan sonra. Satışı pazarlaması pazar payı oluşturmak vs uzun ve zahmetli ve dahi çok masraflı olacaktır. Ayrıca konsept güzel lakin estetikten yoksun kimse incecik telefonları bırakıp böyle bir platforma geçmeyi düşünmez ekonomik gerekçeler dışında.

Ne kadar zor olursa olsun böylesi projeler gelecek için beni umutlandırıyor inşallah bir gün böyle kaliteli ve duyarlı projelerden ortaya çıkmış platformların ceplerimizde olduğu günleri görebiliriz. Tabi ömrümüz vefa ederse :)

15 Ekim 2013 Salı


Bayramınız Kutlu Olsun

0 Yorumgaçlı Okurcan
kurban_bayrami

Öncelikle tüm okurcanlarımın ve akabinde tüm inananların Kurban Bayramını kutlarım. İyi Bayramlar ;)

10 Ekim 2013 Perşembe


Kimseye karıştığımız yok ama sıkıyorsa benim istemediğimi giy

0 Yorumgaçlı Okurcan
gozde_kansu_dekolte


Gözde Kansu'nun başına gelenlerin kısaca özeti bu. Muktedir neye onay verirse artık onu giyecek kadınlar. Onların onayladığı kadar düşünüyorduk (aksi durumda hapislerde sürünüyorsunuz), onların onayladığı zamana kadar içki alabiliyor onayladıkları yerlerde içebiliyorduk (yasayla yasaklandı kibarcası düzenlemeye gidildi 4.Muratın gözleri yaşarıyordur eminim), şimdi sıra kıyafete müdahil olmaya geldi. Bundan sonra heralde belirli günlerde yolda tek ayak üzerinde zıplayarak gitmemiz gerektiği ya da onlardan değilsek kıyafetimize sembol dikmemizin zorunlu olacağı günler gelir kim bilir !!!

Muhterem şöyle buyurmuş;"Dün bir bu merkez medyadan bir kanalda bir yarışma programı vardı. Bir baktım, bir sunucu, yani öyle bir kıyafet giymiş ki; olmaz böyle bir şey. Dünyanın her yerinde umuma açık yayın yapan televizyonlarda bunun bir hassasiyeti vardır. Kimsenin kıyafetine karıştığımız yok. Ama böyle çok aşırı nerdeyse bir gece kıyafetiyle gelip de sen böyle çok seyredilen bir kanalda sunuculuk yapabilir misin? Dünyanın hiçbir yerinde hoş karşılanmaz. Hollywood'da bile 'uçuk olmuş' derler." bu cümlelerden sonra kalkıp biz kimsenin hayat tarzına karışmıyoruz bla bla diye konuşurlarsa kusura bakmasınlar alacakları tek tepki "yav he he" olur ancak. Olayın komik tarafı ise "Dünyanın hiçbir yerinde hoş karşılanmaz" cümlesi gülsem mi yoksa başbakan yardımcısı seviyesinde bir insanın dünyadan bu kadar bihaber olmasına ağlasam mı bilemedim. Hangi dünya da hoş karşılanmaz acaba? Muhteremin dünya algısı muhtemelen sadece kendi fikir yapısından olan insanları kapsıyor ki bu kadar kesin kanaat bildirmiş. Üstüne cila olarak söylediği "Hollywood'da bile 'uçuk olmuş' derler." sözleri ise düpedüz komedi kendisi oscar ödül törenlerini kırmızı halıları falan izlemiyor olabilir gel gelelim devleti yöneten insanların en azından kültürel emperyalizminden nasibimizi aldığımız Amerika'nın en göz önünde bulunan tabiri caizse vitrini olan Hollywood camiasının hayat tazından haberdar olması gerekir diye düşünüyorum.

Muhtemelen Gözde Kansu bundan sonra iktidarın etkisindeki hiç bir ana akım medya kanalında ekmek bulamayacaktır zira kara listeye girdi büyük ihtimalle.

Bir zamanlar kılık kıyafet konsunda sıkıntı çekenlerin güç kendilerine geçtiğinde diğerlerini aynı şekilde mağdur etmeleri ne kadar ironik.

Dehşet verici olan ise bir siyasinin ağzından çıkan iki kelimeyle bir başka vatandaşın ekmeğinden ve kariyerinden olabilmesi. Her ne kadar kendisi ben kimseyi hedef göstermedim işaret etmedim minvalinde konuşsa da kendisinin kimi kastettiği kabak gibi ortadaydı ve gereği yapıldı. Eskiden asker tak diye emreder gereği şak diye yapılırdı şimdi muhteremler tak diye emrediyor gereği şak diye yapılıyor sorgu sual olmadan. Yazılı ve görsel medyada kaç kişi onlar yüzünden ekmeğinden oldu yıllarca çalışıp emek verdiği kurumdan kovuldu sayısını hatırlamıyorum bile. Sayelerinde ekranlarda doğru düzgün siyasi tartışma programı bile kalmadı. Bize tartışma programı diye sunulanlar ise hep aynı kafadan insanların koro halinde aynı görüşleri savunduğu Joseph Goebbels'e rahmet okutturacak derecede ağır propaganda bültenlerinden pek farklı değil.

Aralarında bağlantı var diye değinmeden edemeyeceğim;

Yepis yeni demokrasi paketimizden çıkan kamuda Kıyafet "Türban" Özgürlüğü (nasıl bir özgürlükse ben bilmiyorum ama onlar öyle diyorsa saygı duymak zorundayım) bile diğer çalışanlara pek rasgelmedi yine memure hanımlar yine kısa kollu ya da diz üstü etek giyemiyecek ha özgürlük geldi oh ne güzel kafasını yaşayanlardan deneyen olursa başına gelecek belli anında soruşturması açılır garanti.

Bilmiyorum farkında mısınız gittikçe bizim "modern" diye nitelendirdiğimiz yaşam tarzı gettolaşmakta büyük şehirlerin belirli semtleri dışında bizlerin nasiplendiği özgürlük maalesef çok kısıtlı hatta hiç bulunmuyor. Benim gibi düşünen insanların pek çoğu üzerlerindeki bu baskılardan bunalmış durumda bu böyle nasıl devam eder bilemiyorum pek çok insan fırsatını bulduğu anda "batı" ya kapağı atma derdinde yaşadığımız güya "demokratik" gelişmelerde kimsenin endişelerini gidermeye yetmiyor.

Bazı liboşların "Endişeli Modernler" diye nitelendirerek hakir gördükleri insanların endişelerine hak vermeye başlamaları ise gözlerimi yaşartıyor ne diyeyim bizim 10 senedir söylediğimize yeni geldiniz ama olsun bu da bir gelişme :)

Gökten üç elma düştü.Biri tepkisiz kalanlara, biri gözdeyi kovanlara diğeride bu ülkenin demokratikleştiğini zanneden saftiriklere.

4 Ekim 2013 Cuma


Çiçeğe böcüğe verdim kendimi

0 Yorumgaçlı Okurcan
kaktuskaktus_lithops_sukkulent


Bu aralar bloga pek vakit ayıramıyorum okurcanlar gerek kendi sıkıntılarım gerek vakit darlığından mütevellit bir durum en kısa zamanda toparlanmayı bekliyorum gel gelelim durum pek de beklediğim gibi kısa vadede düzelecek gibi değil. Kendi dertlerimle yine kafanızı şişirmeyeyim de konumuza geçelim.

Biricik lollacığım eskisi gibi hevesi kalmadığından evdeki kaktüs, sukkulent ve lithopslarının büyükçe bir kısmını bana hediye etti :) Eve taşıma esnasında her tarafım diken içinde kaldı ama o kadarda olacak kaktüsü seven dikenine katlanır al sana cillop gibi yeni atasözü adayı :) Tam benlik bitkiler suyunu unutsanız umrunda bie olmaz hatta kışın çoğu su dahi istemiyor yazın azcık sulamak kâfi bir de güzel yere koydunuz mu değmeyin keyfinize arada bir çiçek falanda açıyorlar ki tadından yenmiyor. Saksısının kenarında adı yazanlar hariç türleri nedir en ufak bir fikrim bile yok ama olsun lollacığım sayesinde orta boy bir çiçek rafım oldu bundan böyle akvaryum ve kuş hobisinin yanına bir de bitki bakımı eklendi. Bakalım eğer elimdekileri yaşatmayı becerebilirsem yeni misafirlerde edinmeyi düşünüyorum atla deve değil fiyatları ve bakımlarıda oldukça kolay gibi duruyor şimdilik.

Vatana millete hayırlı uğurlu olsun :)


kaktuskaktus
Yeni kayıtlar Önceki kayıtlar Anasayfa