Ne Mutlu Türküm Diyene

24 Ocak 2012 Salı


Yurdumdan insan manzaraları

Sabahın kör karanlığında uykunun daha tadına bile varamamışken düştüm yollara devlet kapısına doğru malum devlet baba buyurmuş işsizler ve sigortasız çalışanlar 31 ocağa kadar kendilerini fişlettirmezler ve Genel Sağlık Sigortası kapsamına girmezlerse sigorta primi en tepesinden salına vermeyene icraa yollana hatta tiz kelleleri urula.Ankaranın ayazında mabadımız dona dona gittik kaymakamlığa ne derdin vardı sabahın kör karanlığında diyen olursa kafayı çakarım ciddiyim.

Bizimkiler daha önce gidip evrak mevrak işlerini hallettiler lakin benim bizzat gidip evraka imza atmam gerekiyormuş.Dün gittik sistemler kitlenmişti ne yapalım yarın erkenden giderim ben diyerek aldım bizimkileri kıyamet ertesi araf kalabalığının içinden daha fazla eziyet çekmesinler diye.

Tabi bugün erken gitmem herşeyin güllük gülistanlık olacağı anlamına gelmiyordu haliyle, sabahın 7 küsüründe kaymakamlığın içinde bir tabur insanla kuruk beklemeye başladık Allahtan evraklar tam ve doğru doldurulmuştu da birde işin ucuna kadar gelip geri dönme mevzusuya karşılaşmadım benden takriben 5-6 sıra öndeki eleman gibi.

Neyse efenim mesai başlayınca biz kuruktakileri kelle hesabı üçer beşer almaya başladılar içeri lakin daha üç bilemedin dördüncü postada duhul olduğumuz dairenin sistemi cortlamaz mı :) Tabi benim gibi talih yerine kör salih alanında uzmanlık sahibi biri için şaşılacak bir durum değil Allahtan oturacak yerler mevcut, çömdük güzel konforlu sandalyelerimize sıramızı beklemeye koyulduk.

Bu arada nazarı dikkatimi yaşlı bir amca celbetti yaşına hürmetim olmasa daha ağır yazardım ama kurt kocamış çakalın öndegideni olmuş.Kuyruğun önüne geçme ve bu sırada kendisine gelen tepkilere ve amca burada ne yapıyorsun sen vb sorulara edebiyatımızın nadide sanatlarından Tecahül-i arif ile yanıt vermekte ordinaryusluk seviyesine erişmiş olduğunu müşahede ettim.Muhteremi 2-3 sefer kuyruktan attılar lakin amca inadından vazgeçmedi tabi bunlar olurken sıranın arka taraflarından emekli bir asker olduğunu beyan eden bir muhterem daha çıkıp daire zabitliğine soyunmasın mı al sana muhteşem bir orta oyunu.Biz sırada beklerken gülmemek için kendimizi zor tuttuk.En sonunda yaşlı amca polis marifetiyle kaymakamlık sınırları dışına sürgün edildi de millet rahatladı.

Efendime söyliyeyim bunlar olurken sistem göçtüğünden dolayı yapacak birşey olmadığından mütevellit verdik muhabbetin gözüne hatta bir ara memur ablamıza bizlere katıldı yanımda deste getirmiş olsam bir parti batak ya da ihale atacak kadar yakınlık sahibi olduk.

En nihayetinde müdürlerden birisi akıl ettide bilgisayardan online sistemle doldurulup çıktı alınması gereken evrakları bastırıp memurlara bizimle mülakat yaparak doldurmalarını sağladılarda insanlar işlerini halledebildiler benimle beraber ilk giren 10-15 kişinin işi yaklaşık 3 saate bitti.

Kaymakamlıktan ayrılırken anladım ki bizim devletin online işlemlerinden ne köy olur ne kasaba en güzeli old school yöntemlerle manuel çalışma, geç oluyor falan ama sonuçta bir ilerleme kaydedebiliyorsun :)

2 Yorumgaçlı Okurcan:

Adsız dedi ki...

Sağlık sigortası yaptıracağız derken kimsenin sigortaları sağlam kalmayacak anlaşıldı.

cemo on 25 Ocak 2012 07:28 dedi ki...

İşin komik tarafı kendilerinin 2 tıklamayla verebilecekleri belgeleri vatandaştan getirmesini istemeleri :)

Yorum Gönder

Dök içinden geçeni

Yeni kayıtlar Önceki kayıtlar Anasayfa